21 Ekim 2009 Çarşamba

"Hepimiz Gokceyiz!"

Bir fıkra vardı, Dink cinayetinden sonra "Bulent ablamız" korumaya alınmış diye.
Malum milletimiz Akdenizlidir, kolay gaza gelir. O meşum cinayetten sonra "hepimiz ermeniyiz" sloganları atılmıştı. Allah korusun, "Bulent ablamıza" bi şey olursa nasıl slogan atılır?

Bugünlerdeki piyasalara bakınca başlıktaki ifadeyi ona nazire olarak attım.

İktisat biliminin beklenti yönetiminden ibaret olduğunu, herşeyin çözümünün beklentiler olduğunu, sadece ve sadece beklentiler yönetilerek işlerin iyileştirilebileceğine, "herşey iyi olacak" denilirse her şeyin iyi olacağını, kötü şeylerin bütün sorumlusunun "kötü olacak" diyen "munafık"lar olduğunu düşünen, buna samimi olarak inanan ve bunu kendi hayatında ve eğer varsa köşelerinde defalarca çuvallasa da ısrarla sürdüren bazıları, olabilir.

Ama bu psikolojinin genele yayılması, duvara doğru 100 km hızla giden frensiz bir otobüste herkesin polyannacılık oynaması, sonuçta herkesin birden zarar görmesinden başka bir sonuç verir mi?

Bugünlerde aklıselim bazılarınca sık tekrarlanan bir laf var, köpek (reel ekonomi) kuyruğu (mali piyasaları) değil, kuyruk köpeği sallamaya başladı diye. Dikkat etmeklazım. Irrational exuberance sonsuza kadar sürebilir mi? Aşırı iyimserlik ciddi balonlara, algılama hatalarına, gerçeklerden kopmaya neden olur, sonunda da bir travmayla hayatın gerçekleriyle yüzleşilir.

Sadece iyi haberler görülür, kötü haberler gündeme getirilmeyip iyier abartılırsa, bir hisse 2 lira iken sat diyenler sadece 6 ay sonra 6 liraya gelince "al!" derse, piyasa duayeni kabul edilen manipülatörler "2 yıldır hisse almıyordum, ama şimdi piyasa uygun ben de almaya başladım" diye açıklama yaparsa ve kimse de o "duayen"in aldığı fiyatların sadece altı ay önce yarı yarıya düşük olduğunu, sadece altı ay önce fiyatlar o kadar ucuzken bu trendi göremeyip fiyatlar bu kadar kısa sürede bu kadar yükseldikten sonra şimdi iki katı fiyatlarla almaya kalkarsa ve alım öneren büyük yatırımcının "ne kadar da basiretli" olduğunu kimse düşünmeden sadece cümlede geçen "al" kelimesine kilitlenirse, nadiren dillendirilen kötü haberler verilirken hemen her seferinde bir "ama" eklenerek o kötü haberin nedeni olan faktörlerden biri vurgulanıp "o faktör olmasa aslında kötü sonucun da olmayacağı" ima edilip kötü haberlerin küçümsenmeye çalışıldığı bir ortamda, doğru-yanlış ayırımı yapılamayan bilgi bombardımanı altında "data-maniac" durumuna gelen ortalama vatandaşın belki de farklı davranması mümkün değil.

Korkarım kamu-medya destekli çok büyük bir piyasa manipülasyonu, reel ekonomideki W'nun müsebbibi olacak.

Bugün İMKB 51.300e, İMKB'30 da 64900'e yakın seviyelerden kapandı. Sanırım iki yıla yakın bir dönemin (yani kriz başladığından beri) en yüksek seviyeleri görmüş. Ortam o kadar mı güzel?

Daha ilginci, vadesine sadece 6 iş günü kalmış olan Ekim kontratı VOB'da 65250den kapandı! Yıllık faizlerin %8 civarında olduğu bir ortamda, sadece 9 gün için %0.6 arbitraj az değil! hele gün içinde b farkın 600-700 puanlara kadar yükseldiğini duyunca, irrational exuberance dedikleri işte bu demekten kendimi alamadım.

-------------------
Edit 22.10.09
Şu an (10:26) IMKB 30: 64315, VOB'da Ekim kontratı: 64875! Yani 8 gün için 560 puan fark!
Yani akşamki irrational exuberance, vadeye sadece 8 gün kalmış olmasına rağmen aynen devam! Yaşasın etkin piyasalar hipotezi! (Daha bilimsel olması için: look at the market efficiency hypothesis)


Clicky Web Analytics Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-Noncommercial-Share Alike 3.0 United States License.